Talasemi Hastaları İçin Kurulan Oda Hizmete Devam Ediyor

Tarsus Devlet Hastanesinde talasemi hastaları için tedavileri sırasında iki yıl önce oluşturulan oda da hastalıkları ile ilgili tüm kan testleri yapılmaya devam ediyor.

Tarsus Hemoglobinopati Derneği Başkanı Safa Türkel kurulan “Talesemi Odası”nın kendileri için için büyük kolaylık olduğunu dile getirerek, bu konuda emeği geçen herkese teşekkür etti.

Türkel, talasemi hastalığı  hakkında şu bilgileri verdi:    

“Talasemi doğru tedavi sistemi yürütülmediği takdirde ne yazık ki yaşam kalitesini aza indiren kalıtsal bir kan hastalığıdır. Daha  önceleri gençlerimizin çoğunu erken yaşta kaybettik.

Talasemi hastaları bir araya gelerek hayata sıkı sıkı bağlanmak ve yaşam mücadelemizi yılmadan bıkmadan birbirlerine aşılamak zorundadır. Vatandaşlarımız unutmasınlar talasemi hastalığı bulaşıcı değildir.

Ağrı krizleri geldiği zaman dayanılmaz bir çığlıklar atmak  istiyor acil doktorlarımız. İmkanları dahilinde ilk müdahalesin yapıyor bir  an rahatlıyorlar fakat yeterli gelmiyor. Her iki hastalarımızın en büyük sıkıntısı Tarsus’ta bir Hematologa  ihtiyacımızın olması derneğimize kayıtlı 63 Orak Hücre Anemisi, 30 Talasemi majör  hastamız var.       Bize kayıtlı olmayan bu kadarda dışarıda hastalarımız var.

Vatandaşlarımızdan kan bağışı yapmasını istiyoruz. Birde Şehit İshak Mahallesi Turkuaz Çarşısında bulunan dernek binamıza maddi destek olamıyorsa bile çocuklarımızın halini hatırını sorsa bile bizim için yeterlidir.”dedi.

Tarsus Devlet Hastanesi Başhekimi  Muhammed Günaydı,n “Talasemi hastalarının zorluk çekmemesi için elimizden geleni yapmaktayız. Hastalarımıza 2 yıldır kendilerine ait

“Talasemi odası” adı altında bir oda yaptık. Gerekli her türlü ekipmanı hastanemize getirdik. Talasemi hastalarımız 25 günde bir gelip kan değişimi yapılmakta.”dedi.

Talasemi hastası Emine Türker hastalığı hakkında şunları söyledi; “ Talasemi hastalığı maalesef tedavisi mümkün olmayan bir hastalıktır. Ömrümüzün sonuna kadar bu hastalıkla beraber yaşamayı öğrendim.

Bu hastalığın en büyük ilacı ise neşeli olmak ve hastanın devamlı güler yüzlü olmasıdır. Talasemi hastalığını 30 yıldır çekmekteyim.

Çok zorluklar çektik kan değişimi olurken doktorlara ve hemşirelere derdimizi anlatana kadar kaç günümüzü harcıyorduk. Ama artık o sıkıntılı günleri geride bıraktık. Yetkililere burada sesleniyorum. Benim ve benim gibi Talasemi hastası olan arkadaşlarımız için bir tane Hematolog Uzmanı istiyoruz. Birde kaymakam Dr. Mehmet Gödekmerdan’ın bizi normal vatandaş gibi değil. Bir doktor gözü ile bakmasını istiyoruz.

Çünkü hastalığımızın tedavisi yok ömrümüz boyunca bu hastalığı çekeceğiz. Tarsus Devlet Hastanesi Başhekimi Muhammed Günaydın’a kan merkezinde çalışan hemşirelerimize ve kan değişimin yüzünden gülücükler eksik olmayan Dr. Mehmet Alioğlu’na çok teşekkür ediyorum. Talasemi bizim için bir hastalık değil tam tersi bir hayat biçimi haline geldi.” dedi.